USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Teknoloji

Volkanik Küller Yüzünden 4 Motoru da Alev Alan Uçağın Öyküsü

24 Haziran 1982 gecesi, British Airways'in 9 sefer sayılı uçağı bir imkânsızı başararak tarihe bir 'kaza' olmaktan çok kurtuluş hikâyesi yazdırdı.

Volkanik Küller Yüzünden 4 Motoru da Alev Alan Uçağın Öyküsü
18-03-2024 22:43
Google News

Tarihler ÖZETİ| 24 Haziran 1982'yi gösteriyordu. British Airways'e ait uçak, London Heathrow Havaalanı'ndan Auckland'e olan tarifeli seferini yapıyordu. Yolda 5 duraklaması olacaktı: Bombay, Madras, Kuala Lumpur, Perth ve Melbourne.

Yolcuların çoğu neredeyse bir gün boyunca yolculuk etmişlerdi ve herkes için yorucu bir yolculuk olmuştu. Kokpit ekibi ise uçağı Kuala Lumpur'dan devralmıştı. Yani ekip oldukça dinçti. 

Mürettebat; Kaptan Eric Moody, kıdemli yardımcı Kaptan Roger Greaves ve kıdemli makinist Berry Townley Freeman'dı.

British airways

Uçakta 247 yolcu ve yaklaşık 90 ton yakıt vardı. Hava oldukça açık ve birazdan anlatacaklarımız hiç yaşanamayacakmışçasına güzeldi. 11.300 metre yükselen uçağın kaptanı, uyuşan bacaklarını açmak için biraz hareket etmek adına uçakta yürüyordu. Ta ki motordan gelen garip dumanları görene kadar. 

Gariptir ki o zamanlar uçakta sigara içilmesine izin veriliyordu. Başta bu dumanın, bir sigara dumanı olabileceği düşünülse de bu, sigara dumanından çok yoğun ve farklıydı. Kaptan, uçuş güvertesine girdiğinde gördüklerine inanamadı.

Uçağın ön camını parlak bir ateş bulutu kaplamıştı ve her yer ışıl ışıldı.

Gördükleri şey St. Elmo ateşinden başka bir şey değildi.

(Soldan sağa) Uçuş Mühendisi Barry Townley Freeman, Kaptan Eric Moody ve Birinci Subay Roger Greaves. .via-text { background-color: rgb(0,0,0); /* Fallback color */ background-color: rgba(0,0,0, 0.4); /* Black w/opacity/see-through */ color: white; font-weight: 300; font-size: 0.75em; position: absolute; bottom: 0%; right: 0; z-index: 2; padding: 5px !important; text-align: left; }

Bu ateş, metal bir yüzeydeki statik elektriğin zararsız boşalımıdır. Gemilerde olduğu gibi uçaklarda da belli aralıklarla görülür. İşte sorun tam da burada başlıyordu. Kaptan, hava radarına baktığında hiçbir fırtına bulutunun olmadığını, aksine havanın oldukça açık olduğunu gördü.

Çok geçmeden uçağı çevreleyen garip bir bulutun varlığı fark edildi. Yardımcı kaptan, motor ateşleyicileri ve emniyet kemeri ikaz ışığını açmıştı. Uçuş devam ederken dumanlar yolcu kabininde birikmeye başladı. 

Yolcular, camdan baktıklarında uçağın kanatlarında parlak bir ışığın olduğunu fark ettiler.