USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Teknoloji

Deprem Anına Ait Çocuk Görüntüleri Neden Paylaşılmamalı?

Ülkemizi etkisi altına alan ve arkasında birçok can ve mal kaybı bırakan şiddetli birçok deprem, hepimizi televizyonlara ve internete bağlı kılıyor. Bu felaketlere maruz kalan yetişkin ve çocukların acılarını paylaşabilmek içgüdüsüyle, sürekli olarak bu kişilerin görselleri

Deprem Anına Ait Çocuk Görüntüleri Neden Paylaşılmamalı?
16-02-2023 23:02
Google News

2020’de ÖZETİ| 6.9 şiddetindeki İzmir depremi de, bu anlamda birçok çocuğu “depremin simgesi” haline getirmiş durumda. Elif, Ayda ve Günay bu çocuklardan yalnızca birkaçı. Bu çocukların enkaz altından çıkarılış anları hatta hastane görüntüleri bile her yerde bulunmakta.

Şüphesiz geçtiğimiz günlerdeki Kahramanmaraş felaketinin de buna benzer simgeleri ortaya çıkacak. Çocuklara ait bu görseller “mucize”, “umut”, “hayata tutunmakgibi kavramlarla yansıtılıyor ancak bu ne kadar doğru bir yaklaşım? Bu paylaşımları yaparken sadece çocukları mı düşünüyoruz?

Sosyal medyada ya da haberlerde herhangi bir çocuğun başına olumsuz bir şey geldiğini gördüğümüzde öfke ve üzüntü ile karışık duygular hissederiz.

çocuk

Genellikle bu duyguların etkisi ile bu çocukların görsellerini sosyal medyada paylaşırız ve hissettiğimiz duyguları karşı tarafa bu şekilde yansıtmaya çalışırız. Bu davranışımızın ilk etapta olumsuz bir şey olduğunu düşünmemekle kalmayıp, bu görselleri paylaştığımız için çoğunlukla o çocuğun ya da ailesinin acısına ortak olduğumuzu zannederiz. 

Fakat duygu ve hislerimizi bu şekilde aktarmaya çalışmak, çocukları korumaya ya da onların yaşadığı olumsuzlukları düzeltmek için yeterli değildir. Aksine, bu davranışla o çocuğun haklarını ihlal etmiş oluyoruz.

Özellikle deprem esnalarında, içten içe “umut” ve “mucize” adı altındaki kavramlara tutunuyoruz. Enkaz altından çıkarılan bir can bile hepimiz için çok kıymetli olduğundan, en masum duygularımızla bu olumlu gelişmeyi paylaşmak, duyurmak istiyoruz.

deprem

Ancak kendimizi iyi hissetmek için, bu çocukların kurtuluş anlarına izleyerek tanık olmak, paylaşmak ya da yaygınlaştırmak bir bakıma onları araçsallaştırmak oluyor. 

Yalnızca afet, savaş ya da kaza gibi zamanlarla kalmayıp çocukların gündelik hayatında da onlara ait fotoğrafların çekilmesi ve dağıtılması çocukların onayına tabidir. 18 yaşın altındaki her çocuğa ait görüntülerin medya araçları vasıtasıyla paylaşılması, çocuğun ve ailesinin açık onayını gerektirir. 

Zor bir durumla mücadele eden çocuğun acısına dikkat çekmek, onların fotoğraflarını paylaşmadan da mümkündür.

depremzedeçocuk

Kimi zaman empati duygumuzun da vermiş olduğu hislerle küçük çocukları “mağdur”, “masum” ya da “korunmaya muhtaç” kavramlarıyla bir bakıma yüceltmenin aksine küçük düşürüyoruz. Ebeveyn veya onlardan yaşça büyük oluşumuz, bu çocukların kararları, seçimleri ve bedenlerinde söz hakkımız olduğunu düşündürtse de bu yaklaşım onların haklarını ihlal etmemiz anlamına geliyor.

Ülkemizde ara ara meydana gelen ve doğurduğu sonuçlarla bizi oldukça fazla yasa boğan deprem anlarında ise bu çocuk görsellerinin paylaşılıp yayılması onların mahremiyet hakkını ihlal etmekten başka hiçbir işe yaramıyor. 

deprem

Hem yetişkinler hem de çocuklar için bu fotoğrafları görmek, insan psikolojisinde travma edici etkilere sahip. Bu görsellerle karşılaştığımızda korku, keder, acı ve üzüntü gibi duyguların esiri haline geliyoruz. Bu çocuklar büyüse de ve aradan epey zaman geçse de, kendilerine ait görsellerin birçok yerde bulunmasından, her daim bu felaketlerle anılıyorlar. Bunun yanında bu yaşanmışlıklar, onların hayatlarında kalıcı olumsuz etkilere sebep olup iz bırakıyor.

Yine çocukların fotoğraflarına tanık olmak ve onları yaygınlaştırmak, kalıcı bir çözüm getirmekten ziyade bizlerde çaresizlik hissinin ön plana çıkmasına neden olabiliyor.

Çocuk Psikiyatrisi Doç Dr. Serhat Nasıroğlu bu konu hakkındaki görüşlerini şu cümlelerle ifade ediyor:

depremzedeçocuk

“Sizin için belki yıllar sonra hatırlamadığınız bir görsel, o çocuk için sürekli karşısına çıkacak ve yaşadığı o travmatik anıyı ona sürekli hatırlatacak bir tetikleyici unsur olacak. Bu kareleri paylaşmadan önce çocukların ruh sağlığının daha sonra olumsuz etkilenebileceğini düşünerek, daha hassas davranılmalı ve paylaşılmamalı diye düşünüyorum.”

Göçük altından çıkarılan çocuk, fotoğraflansa bile yayınlanması esnasında çocuğun velilerinden izin alınmalı. Sosyal medyanın yanı sıra haberlerde görülen birkaç dakikalık görsel veya video, o çocuğun tüm hayatını etkiliyor.

deprem

Bizler ilk etapta düşünemesek de, bu görsellerin yayınlanması çocuğun ve ailenin yaşadığı mağduriyeti gösteriyor ve ailenin psikolojisini derinden sarsabiliyor. Bu sebeple aileden izin alınmadan çocuğun fotoğraflarının paylaşılması, çocuk dışında ailenin de kişisel haklarının ihlaline sebebiyet veriyor. 

Belki saatlerce hatta günlerce enkaz altında kalmış olan çocuk, kendi fotoğraflarını gördüğünde başta travma sonrası stres bozukluğu olmak üzere birçok psikolojik rahatsızlık yaşayabilir. Aynı zamanda bu görsellerin varlığı, diğer hastalıkların tetikleyicisi haline de gelebilir.


Editor : Şerif SENCER
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TEKNOLOJİ TÜMÜ
Microsoft, Yeni CoD Oyunu İçin Game Pass'i Yenileyecek
Microsoft, Yeni CoD Oyunu İçin Game Pass'i Yenileyecek

Yeni Call of Duty oyununun Game Pass'e ekleneceği iddiaları ile ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Güvenilir kaynaklara göre Microsoft, Game Pass paketlerinin içeriklerini ve fiyatlarını gözden geçirecek.

ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Sivasspor3751-8
8Alanyaspor3650+3
9Çaykur Rizespor3649-8
10Antalyaspor3748-5
11Adana Demirspor3744-3
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3716-47
ANKET TÜMÜ
Yerel Seçimlerde Hangi Partiyi Güçlü Buluyorsunuz?
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu