Gündem

Mozart, Platon ve Haşlakoğlu

Felsefi düşüncenin başlangıcında hayret ve şaşkınlık kavramları arasındaki farkın önemi büyük.

Mozart, Platon ve Haşlakoğlu
08-01-2023 15:01
Hayretve ÖZETİ| şaşkınlık arasındaki farkı Oğuz Haşlakoğlu şöyleaçıklıyor:

“Şaşkınlıkbir konudaki beklentinin ya da oluşturulmuş bir yargının aniolarak tam aksi çıkmasıdır oysa hayret hiçbir beklenti ya dayargı olmaksızın insanın varoluş temelinde gerçekleşir.”(1)

Şaşkınlık,köken olarak dışarıdayken, hayret insanın kendi varoluşundankaynaklanır. İnsanın kendi varoluşunu fark etmesi onu hayretedüşüren şeydir. Varoluş neden insanı hayrete düşürür ki?İnsan kendine alışmış varlıktır, hayret bunun neresinde?

Hayretkelimesinin Yunanca kökeninde mucize (thauma) kelimesi yatmaktadır.Platon’un Theaitetos diyaloğunda bu hayretin felsefe faaliyetininarkhesi (başlangıcı, kökeni) olduğu söylenir. Hayret felsefeyapmanın ön koşuludur.

Hayretkavramını “mucize” ve insanın kendi varoluşunu fark etmesimeselesiyle ilişkilendirmek gerekiyor ki felsefeye doğru ilk adımatılsın. Platon’un Türkiye’de anlaşılmasına eşsiz katkısunan Oğuz Haşlakoğlu’ndan yardım alarak deneyelim.

VAROLUŞUNKÖKSÜZLÜĞÜ

İnsanıhayrete düşüren şey şudur; insan kendini var bulur ama bubulduğu varlığın sebebi kendi değildir. Hayret ki ne hayret!İnsan, varlığı geçici süre bulan şeydir. Kendi varlığınınbu biçimde köksüzlüğünü deneyimlemek ona “varlık”ailişkin bir sezgi verir. Aklın, sezilen bu şey ya da şeyleredoğru yönelişini Kant, aklın ideaya teması ve yanılsamasıolarak değerlendirirken aynı zamanda bu deneyimi aklın kendisınırlarıyla tanışması olarak okur. Haşlakoğlu, Kant için“Gözdenkaçırdığı, bu durumun her şeyden önce aklın kendimevcudiyetinin nedeni olmayışını kavramasının bir sonucudur”diyor.

Akıl,kendi mevcudiyetinin köksüzlüğünü tıpkı Kant’ta olduğugibi kaygıya ve aklı tanımlamak için ona sınır çekmeaceleciliğine iterken aynı zamanda bu köksüzlüğün nedenikonusunda hayrete iter. Burası kuşkunun, diyalektiğin olduğu veaşılırsa felsefenin başlayacağı yerdir.

MOZART’INDENEYİMİ

Platon’undüşüncesinde felsefe, gizli olanın açığa çıkarılmasınıhedefleyen bir dönme ve görme faaliyetidir. Felsefe faaliyetiiçinde olduğumuz yanılgısına düşmeden hayret, varoluşunköksüzlüğü ve mucize meselesini sanat üzerinden anlamayaçalışalım.

“Eğerbu melodilerden birine tutunur kalırsam, birbiri ardına gelmeyebaşlarlar artık… Eğer meşgul edilmiyorsam, bu durum ruhumda birgenişleme meydana getirir. Daha sonra bu genişleme sürer ve benonu tam olarak belirli bir biçimde açmaya ve genişletmeye devamederim… Geriye dönüp baktığımda hayalimde art arda sıraylagelmiş gibi değil de güzel bir resim ya da hoş bir kimseye bakargibi, bir bakışta tümünü aynı anda dinlerim. İşte bu durumolağan dışı heyecan verir bana.”

Birtür mucize gibi. Sanki Mozart’ın zamana tabi zihninin önündekiperde açılmış ve Mozart saklı olan bütünü seyretmiştir. Aynımetinde Mozart bestenin kökeni konusunda “Neredenve nasıl geldiklerini bilmem”diyor. Kökensizliğin deneyimi onda da hayretle sonuçlanmıştır.

Mozart’ıntek bakışta gördüğü şey, bir anlamda sanat aracılığıylakendisinde var olan yaratma yetisidir. Sanatçının iç dünyasınayönelme olanağı olarak sanat, sanat eserinde ona dair bir iztaşır. Elbette sanat eserindeki o iz sanatçının bizatihi kendisideğildir ama bir temsilidir.

EROSVE FELSEFE

“Hayret,bir pathos olarak (sevk eden şey-tutku) felsefe faaliyetininbaşlangıcında yer alır” demiştik. Fakat felsefe yapabilmeninolanağı hayrette kalmakla engellenmemelidir. Mucize aşılıp eros(sevgi) kendini göstermedikçe gerçek anlamda felsefi dünyayagiriş olanaklı değildir. Sevgi neyin sevgisidir? Diotima’yıhatırlamalı sevgi ölümsüzlüğün sevgisidir.

Sonolarak şunu söyleyebiliriz; kökensizlik ve ondan kaynaklıkaygının aşılması isteniyorsa felsefe faaliyeti bir zorunlulukolarak karşımızda durmaktadır.

1-Oğuz Haşlakoğlu – Platon’un Düşüncesinde Tekhne, SentezYayınları


Editor : Şerif SENCER
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER