Coca-Cola, bundan otuz yıl kadar önce Yeni Kola'yı tanıttığında kısa ömürlü de olsa tarihi bir olayı gerçekleştirmiş ve 99 yıldır kullandığı gizli formülünü değiştirmişti.
Yeni Cola, müşterilerin öfkesini çekmeden kırk yıl önce ise Coca-Cola, meşhur ürününde bir başka önemli değişiklik yapıp önemli bir müşteri için şeffaf renkli "Beyaz Kola"yı üretmişti. Bu müşteri, önemli bir Sovyet generali idi.
İkinci Dünya Savaşı sırasında kola oldukça meşhurdu.
"Tanrı, Ülke ve Coca-Cola İçin" kitabının yazarı Mark Pendengrast'a göre, karbonlu içecek moral yükseltme konusunda en iyisiydi ve her iki tarafın askerleri de kola için yanıp tutuşuyordu. Oldukça az bulunan ve hemen tükenen kola, bir lüks içecek haline gelmişti. Öyle ki İtalya'daki bir açık arttırmada bir şişesi 4,000 dolara alıcı bulmuştu. "Dört yüksek rütbeli subayı bir şişe kola açarken gördüm" yazmıştı bir Amerikan askeri, "sanki 1929 Cordon Rogue şişesi açıyorlardı."
Kola, Amerika ile bağdaştırılan bir içecektir. Savaşın hangi cephesinde olduğunuza bağlı olarak tatlı demokrasinin veya yapış yapış kapitalizmin sembolü olarak görebilirsiniz. Coca-Cola her gruptan müşteriyi yakalamayı arzu ediyordu ve savaş bittiğinde, Avrupa ve Pasifik'e yayılmış 60'tan fazla şişeleme fabrikaları vardı. Bunların bir kısmı düşman hatlarının arkasındaydı ve bu bölgelerde yaşayan siviller, bu içecekle ilk defa o zaman tanışmışlardı.